Çalışmalar

Yayınlar

Yazılar

Videolar

Projeler

ERG Sözlük

Haberler

Duyurular

Açıklamalar

Röportajlar

E-Bültenler

Kurumsal

Hakkımızda

Ekip

Yönetim Kurulu

Faaliyet Raporları

Basın

Daha Fazla...

Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Yazı
Projeler
Haberler
Yayınlar
Videolar
Kategori
2009
2010
2011
2012
Arka Plan
Çalışmalar
Dünyadaşlık Yazıları
Eğitimde Din ve İnanç Özgürlüğü
ERG Blog
Etraflıca
Özel Sayfalar
Türkiye'de Koronavirüsün Eğitime Etkileri
Uzun Hikâye
Yayınlar

Eğitim 360° (44): Değişim kız çocukları ile nasıl gerçekleşiyor?

Medyascope işbirliğiyle hazırladığımız Eğitim 360°’ın bu bölümünde, geride bıraktığımız 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü vesilesiyle “Kız çocuklarının eşit, adil ve barış dolu bir dünyada yaşamaları için ne değişmeli?” sorusuna yanıt arıyoruz.

Kız çocuklar sadece biyolojik cinsiyetleri değil, etnik kökenleri, vatandaşlık durumları, inançları, konuştukları dil, cinsel yönelimleri, fiziki görünüşleri, giyimleri gibi birçok nedenle birden fazla ayrımcılığa uğruyor. Cinsiyet temelli eşitsizliklerin önüne geçmek ve dünyanın dört bir yanında kız çocuklarının karşılaştıkları haksızlıklara dair farkındalık yaratmak amacıyla Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 11 Ekim 2012’de bu günü Dünya Kız Çocukları Günü olarak ilan etti. Eğitim 360°’ın bu bölümünde ERG Politika Analisti Sinem Sefa Akay’ın moderasyonunda Duru Candansayar, Melissa Dağlı, Nil Atalay ve Zühal Gezicier bu sene 10. yılını geride bırakan Dünya Kız Çocukları Günü özelinde “değişimin kız çocukları ile nasıl gerçekleştiği” sorusuna cevap verdi.

19 yaşındaki üniversite öğrencisi Duru Candansayar, serebral palsili bir kız çocuğu olarak en büyük değişimin pandemi sırasında evlere kapanma, sokağa çıkamama olduğunu paylaştı. Yüz yüze iletişim olmadan, sokağa çıkarak aktif olmadan hayatın sürdürülemeyeceğini söyledi. Şu an Viyana’da doktorasını yapan bir Dom kadını olan Zühal Gezicier eğitim hayatında yaşadığı zorlukları anlattı. Ailesinin, akrabalarının ve hatta kendisinin, Domlar şimdiye kadar iyi eğitim almadığı için ve dolayısıyla iyi yerlere gelmedikleri için bir Dom kız çocuğun üniversite kazanacağına inanmadığını paylaştı. Yine de üniversiteyi kazanmasının bir önyargıyı yıkmak gibi “patika aça aça” gerçekleştiğini söyledi. Gezicier, Dom çocukların eğitime erişiminin barış dolu bir dünyadan bahsetmek için gerekliliğine dikkat çekti. 25 yaşındaki sosyal girişimci Nil Atalay, son on yılın kendisi için birçok dönüm noktasını kapsadığını, gönüllülük, sosyal girişimler, sürdürülebilirlik, evrensel krizlerle müdahale gibi birçok konuyla lisede tanıştığını belirtti. Atalay, kız çocukların ve kadınların birbiriyle iletişim halinde, dayanışarak ve birbirini yücelterek bir şeyleri değiştirebileceğini ve hep beraber değişimi güçlendirebileceğini vurguladı. Girişimcilikle ortaokulda tanışan, 16 yaşındaki Melissa Dağlı ise öğretmeni ile Hayal Gücü Merkezi’ni kurduktan sonra kız çocukların hakları olduğunu, seslerini duyurabileceklerini fark ettiğini ve bunun 12-13 yaşlarındaki bir kız çocuğu için çok geç olduğunu belirtti. Çocuk olmaktan her zaman gurur duyan Dağlı, dünyayı daha adil ve eşit bir yer haline getirmek için kız çocuklarını, meraklarını ve yapabilirliklerini fark etmelerini, fikirlerini özgürce ifade etmelerini sağlayan alanları oluşturmaya davet etti.

Bu İçerikler İlginizi Çekebilir
eğitim-360-1-türkiyede-eğitimin-durumu
eğitim-360-2-salgında-öğretmen-olmak
eğitim-360-3-özel-gereksinimli-öğrencilerin-uzaktan-eğitimde-yaşadığı-sorunlar
1 2 3 4 28 29 30
Skip to content