Al Jazeera Türk, Umay Aktaş Salman
Anayasa Mahkemesi’nin dershanelerin kapatılmasını öngören yasayı iptal etmesinin ardından, eğitimciler MEB’in yeni belirleyeceği yol haritasında, ortaöğretim sisteminde reform yapılması çağrısında bulunuyor. Eğitimciler “Önce dershaneleri doğuran sebepler ortadan kaldırılmalı” diyor.
Anayasa Mahkemesi, dershanelerin kapatılmasını öngören yasayı iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin dershanelerin kapatılmasını öngören yasayı iptal etmesinin ardından, hem MEB hem de dönüşüm aşamasındaki kurumlar mahkemenin gerekçeli kararını bekliyor. Eğitimciler ise MEB’in çizeceği yol haritasında dershaneleri ortaya çıkaran sistemde reforma gidilmesi gerektiğini vurguluyor.
“Dershaneler takviye kursuna dönüşmeli”
Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararını açıklamasının ardından MEB’in yol haritası ortaya koyması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
“Dershanesini kapatmış olanlar var, dershaneler olmayacak diye sözleşmesi yenilenmemiş öğretmenler var. Temel liseye kayıt kayıt yaptıran öğrenciler var… Bir belirsizlik söz konusu. Sıralama sınavının sonucu olan dershaneler Türkiye’deki en büyük sorunlardan biri. Bu ülkede her değişiklik fair fukaranın başına patlıyor. Parası olan eksiğini özel ders ile çözüyor. Yoksullar ve orta halli insanların çocuklarının geleceği için biriktirdiği üç beş kuruş, yapılan değişikliklerden direkt etkileniyor. Dershaneler sosyal adaletsizliği ortadan kaldıracak kurum değil. Köyde çocuk 1500 TL’ye dershaneye giderken, 25 bin TL’ye özel okula giden çocuklar var. Eşitsizlik hep var. Ortaöğretim sisteminde reform yapılması, dershanelerin de takviye kurslarına dönüşmesi lazım.”
“Baştan beri sonuç değil nedenler tartışılmalıydı”
Eğitim Reformu Girişimi’nden Batuhan Aydagül, dershane dönüşüm sürecinin eğitimin kalitesini ve eşitliğini artırma yönünde katkısı olacağını düşünmediklerini belirterek, bundan sonra öğrenciyi merkeze alan değişimler yapılması gerektiğini söylüyor:
“Dershaneler Türkiye’nin okullarındaki kalitesizliğin ve eşitsizliğin sonucu, nedeni değil. Plânsız ve hukuksal olarak hatalı yapılan bu dönüşüm sürecinin ceremesini öğrenciler, eğitim camiası çekecek. Nasıl düzeltileceğini hep bareber göreceğiz. En kısa zamanda MEB odağına tekrar öğrencileri almalı. Öğrenciler için en iyisi ne ise paydaşlarla birarada düşünüp gerçekleştirmeli. Dershanelerin kapatılma süreci başlamadan önce ortaöğretimi yeniden yapılandırmak için katılımcı süreçler başlamıştı. Bu süreçlerdin kaldığı yerden devam etmesi gerekir. Dershaneleri doğuran nedenlerin ortadan kaldırılması en baştan beri yapılması gerekendi.”
“Ne dershane ne temel lise devlet okuluna destek”
Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir ise dershanelere ve temel liselere değil, devlet okullarına sahip çıkılması gerektiğini belirtiyor:
“Anayasa Mahkemesi’nin söz konusu kararı, her ne kadar eğitimin sınav odaklı olmaktan çıkarılıp, eğitimde kalitenin artırılması konusunda fayda sağlamayacak olsa da MEB’in dayatmacı ve hukuksuz girişimlerine bir darbe olarak değerlendirilebilir. Yine AYM’nin kararına göre, ‘temel lise’ye dönüşen dershaneler okul olarak kalabilecektir. Sadece tabela değişikliğiyle dönüşümü gerçekleştirecek ve yine dershanecilik faaliyeti yapılacak ‘temel lise’ uygulamasından vazgeçilmeli. Önümüzdeki süreçte de eğitimin tarafları bir araya gelerek ezberci, eleyici, seçkinci, sınav odaklı eğitim sistemine son vermek için çözüm önerileri geliştirmeli.”
